CLOTHES – GİYSİLER

Giysi isimlerine geçmeden önce “put on” ve “wear” fiillerine değinmekte fayda olacaktır. Ayrıca bu fiillerin kendi içinde “Simple” ve “progressive” olmak üzere değişebilen anlamlarına da değinmemiz gerekir.

Put on        : sadece fiil anlamı olmak üzere; giymek

Wear          : isim anlamlarının yanı sıra giysi konusuyla ilgili fiil anlamı;     

                     giyinmek

Dikkat: “wear” fiilinin “simple” ve “progressive” anlamları birbirinden farklıdır;

“I often wear sunglasses in sunny weather.”  (Present Simple)

(Güneşli havada çoğu zaman güneş gözlüğümü kullanırım.)

 

“I am wearing a white T-shirt. Can you see me?” (P. Progressive)

(Üzerimde beyaz bir Tişört var. Beni görebiliyor musun?)

 

Örnek diyaloglar:

A: What do you normally wear when you go to work?

(İşe giderken normalde ne giyersin?)

B: I work in an office so I wear a suit.

(Ben bir ofiste çalışıyorum. Dolayısıyla takım giyiyorum.)

 

 

Giysi terimleri:

Pyjamas     : pijama

Pants         : pantolon

Socks         : çorap

Skirt           : etek

Blouse        : bluz

Shoes         : ayakkabı

Trousers    : kumaş pantolon

Jeans          : kot pantolon

Jean / denim jacket: kot ceket

Jean shirt  : kot gömlek

Overcoat   : palto

Raincoat    : yağmurluk

Dress          : elbise

Bathrobe   : bornoz

Polo shirt   : polo gömlek

Vest           : yelek

Trainers     : spor ayakkabı

Suit            : takım elbise

Belt            : kemer

Gloves       : eldiven(ler)

Shorts                  : şort

T-shirt                  : Tişört

Nightgown          : gecelik

Bra                       : sutyen

Hat                       : şapka

Sandals                : sandalet

Underpants        : külot

Tie                        : kıravat

Cap                      : kep

Scarf                    : atkı

Flip flops             : parmak arası terlik

Sweater               : süveter

Bizi sosyal medyadan takip edin.